İntihar Eden Deniz Yarbay Ali Tatar İçin ‘Can Aşı’ Yemeği Dağıtıldı

Geçen yıl Ergenekon soruşturması kapsamında, Poyrazköy’de ele geçirilen belgelere ilişkin tutuklanan, serbest bırakıldıktan sonra yeniden yakalama emri çıkarılmasına ilişkin tebligatı aldıktan sonra intihar eden Deniz Yarbay Ali Tatar için anma töreni düzenlendi. Törende ‘can aşı’ yemeği dağıtıldı.

Tatar için sabah saatlerinde Karşıyaka Mezarlığı’nda tören düzenlendi. Ardından Mamak Tuzluçayır Mahallesi Abidin Aktaş Sokak 12 numarada bulunan ‘Sivas Gürün Yuva Köyü Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği’nde düzenlenen törene, Tatar’ın abisi Ahmet Tatar, eşi ve çocukları, akrabaları, avukatı ile sevenleri katıldı. Yarbay Tatar için Kur’an-ı Kerim okundu.

Yarbay Ali Tatar’ın birinci ölüm yıl dönümüne katılan gruba hitap eden abi Ahmet Tatar, Ali adına bugünün aşure günü olduğunu söyledi. “Ali adına bugün bir lokmanın paylaşılma günüdür. Bizimle birlikte oldunuz. Bir lokmayı Ali adına birlikte yiyelim, birlikte Ali’yi ardından yad edelim.” diyen Tatar, gelenlere teşekkür etti.

Ali’nin bir yıl önce bir hukuk mücadelesinin parçası olarak bir ses verdiğini savunan Tatar, sadece o güne değil geleceğe dönük bir ses verdiğini ileri sürdü. “Eğer ses vermesi gerekenler, eğer sesini çıkarması gereken o büyük kalabalık, sessiz çoğunluk, gerçekten ses verebilmiş olsaydı; Ali’nin belki bu sesi çıkarmasına gerek kalmayabilirdi.” diyen Tatar, bu sessizliklerin her zaman karşılarına çıktığını söyledi. Tatar, şöyle devam etti: “Bu sessizlikleri biz yaşamımız boyunca, yüz yıllardır tarihimiz boyunca yaşıyoruz ve o sessizlik dönemlerinde bir kahraman çıkıyor ve bir ses veriyor. O sesi bu defa vermek bize düştü. O sesi Ali verdi. Ali’nin verdiği ses, hepimize bir uyarıdır, hukuka bir uyarıdır.”

“BAŞKA DAVANIN ADAMLARI KARDEŞİMİN ELİMİZDEN UÇUP GİTMESİNE SEBEP OLDU”

Bir ülkede hukuk eğer hukuk gibi uygulanmıyorsa hiç kimsenin güvencede olamayacağını savunan Tatar, o güvenceyi sağlamanın tek yolunun ise el birliğiyle hukuka sahip çıkmak, bu ülkede hukuku üstün kılmak olduğunu belirtti. Bugün Türkiye’de hukuku uygulama durumunda olan insanların sanık olarak bildikleri, zanlı olarak bildikleri, zanlı olarak gösterdikleri insanları cezalandırmak için çırpındıklarını iddia eden Tatar, bunların hukuk adamı olmadığını, hukuk adamının hukuku uygulayacağını belirtti.

Hukuk adamının hukuktan yana olacağını dile getiren Tatar, “Bunlar başka bir davanın adamları. Bu davanın adamları, benim kardeşimin elimizden uçup gitmesine sebep oldular. Başka canların da uçup gitmesine sebep olabilirler. İşte zindanlarda insanları çürütüyorlar. Çürüttükleri yetmiyormuş gibi daha fazla eziyet görmeleri, daha fazla zulüm görmeleri için adeta çırpınıyorlar. Ben bunlara onun için hukuk insanı, hukuk adamı demiyorum. Bunlar başka bir şeyin adamları. Bunlar, artık sözüm söylemeye dilim varmıyor, ama cellatlığa soyunmuş adamlar. Ama bilsinler ki her dönem gibi bu dönem de geçecek. Hukuk bir şekilde hakim olacak ve bizim elimiz onların yakalarında olacak. Her iki cihanda onlar cezalandırılacaktır. Yüreğimiz kanıyor, kanamaya da devam edecek. Bunu artık sizlerin desteğiyle kapatmaya çalışıyoruz. Geldiğiniz için tüm canlara saygılarımı sunuyorum, teşekkür ederim.” dedi.

Konuşmanın ardından böbrek ve ayrandan oluşan ‘can aşı’ yemeği dağıtıldı. Muharrem ayı olması nedeniyle de konuklara aşure ikram edildi.

Öte yandan Tatar için Cumhuriyet ve Sözcü gazetelerine anma ilanı verildi. İlanda, “Bundan bir yıl önce ülkemizde yaşanan hukuksuzluklara ve sessizliğe isyan ederek bir ışık olup hakka yürüyen canımız Ali’mizi özlemle anıyoruz” denildi. Ayrıca ilanda “haktan, hukuktan yana bütün dostları, bütün canları ses vermeye” ifadesine yer verildi.

Türkiye Gazetesi

19 Aralık 2010

Scroll to Top