Gölcük tertibi davasının ikinci duruşması İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülüyor. Savunmasını yapan Teğmen Burak Düzalan, “Fişleme yaptığımız iddia edilen kişiler arasında benim de adım var” dedi. Düzalan, mahkemede Deniz Yarbay Ali Tatar’ın, “Eğer burada bana birşey olursa mahkemede beni de savunun, bu alçakça komploları ortaya çıkarın” şeklindeki vasiyetini açıkladı.
Gölcük tertibi davasının ikinci duruşması İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülüyor. Duruşmada savunmasını yapan Teğmen Burak Düzalan, iddianamede yer alan “subayları ve askeri okul öğrencilerini” fişlediler suçlamasına yanıt verdi. Teğmen Düzalan, “İddianamenin 60. sayfasına göre fişleme yaptığımız kişiler arasında benim de adım var” dedi.
Düzalan, suçlamalara neden olan ve kendisinden ele geçirildiği iddia edilen flash bellek hakkında şunları söyledi:
“Bu ifade hayatın olağan akışına aykırıdır. Kusura bakmasınlar ama flash belleği hangi eve koyacakları konusunda ya yanlış bilgilendirilmişler ya da evleri karıştırmışlar.”
Düzalan savunmasında, onur intiharıyla yaşamına son veren Deniz Yarbay Ali Tatar’ın vasiyetini anlattı. Ali Tatar’ın cezaevinde kendileriyle beraber 12 gün hapis yattığını hatırlatan Teğmen Düzalan, Ali Tatar’ın kendisine söylediklerini mahkemede aktardı:
“Sizden bir isteğim var. Eğer burada bana birşey olursa, mahkemede beni de savunun, benim için de birşeyler söyleyin. Bu alçakça komploları ortaya çıkarın…”
Teğmen Burak Düzalan, “Ali Tatar’ın bu isteği benim için vasiyettir. Haysiyet düşmanı cellatlar bir can alacaklarını düşünmüşler miydi acaba? Bembeyaz üniformaları lekelemeye çalışan alçaklara sesleniyorum: Üniformamız leke tutmaz” dedi.
Düzalan’ın ardından Teğmen Yakut Aksoy savunmasını yaptı ve duruşmaya ara verildi.
14 Mayıs 2010