Hakkında ikinci kez tutuklama kararı çıkarılması üzerine evinde intihar ettiği ileri sürülen Yarbay Ali Tatar’ın ağabeyi Ahmet Tatar, kardeşinin psikolojisinin bozuk olduğu gerekçesi ile GATA’ya sevkini istediklerini belirterek, “Rütbeli subaylara durumu bildirdik. Komutanlarına bilgi verdiler. ‘Merkez Komutanlığı kanalı ile yapılacak’ dediler.” dedi.
Ahmet Tatar, CİHAN’a yaptığı açıklamada kardeşi Yarbay Ali Tatar’ın yaşanan olaylardan ötürü psikolojisinin bozulduğunu belirterek, intiharın gerçekleştiği sabah GATA’ya sevkini istediklerini kaydetti. Tatar, o gün yaşanlar ile ilgili şunları dile getirdi:
“İkinci tutuklama ile ilgili karar Cuma günü gelmişti. Cumartesi sabah, hala biz kendisini (Ali Tatar) toparlamaya çalışıyorduk. Bu konuda başarılı olamayınca, doktora götürelim dedik. Neticede avukatı, arkadaşları ve ailesi hep orada. Oldukça psikolojisi bozuk, hepimiz el birliği ile toparlayalım diyerek bir araya geldik. Bu konuda başarılı olamayınca, hastaneye götürelim dedik. Fakat, neticede ortada bir tutuklama kararı var. Bu tutuklama kararı, zaten bulunduğu askeri birliğe bildirilmiş. O birliğin, bize akşamdan bir tebligatı oldu. Tebligatta da, ‘sabah saat 10.00 gibi bir rütbeli subay ile buradan, Merkez Komutanlığı’na gideceksiniz, Merkez Komutanlığı’ndan da sizi savcılığa intikal ettirecekler’ deniyor… Bu durumda oradaki rütbeli subaya durumu bildirdik, ‘Biz böyle bir şey düşünüyoruz, mümkün mü ya da hangi prosedür ile mümkün?’ dedik. Komutanlara bilgi verdiler, Merkez Komutanlığı ile görüştüler. Merkez Komutanlığı’nın bu konudaki uygulamasının şöyle olduğunu söylediler: “Normal şartlarda buradan, Merkez Komutanlığı’na iletiyorsunuz, Merkez Komutanlığı’ndan da biz gerekenler neyse, Merkez Komutanlığı kanalı ile yapacağız, dediler. Öyle bir prosedür varmış, onu bildirdiler.”
Ali Tatar’ın bir yıldır psikolojisinin bozuk olduğunu aktaran Ahmet Tatar, kendisine psikolojik destek alması gerektiğini daha önce de telkin ettiklerini belirtti. Tatar, “İçeriye girip tekrar çıkınca zaten, telefon görüşmelerimizde, ‘hiçbir şey söylemeyin ben bu konuda yapacağım’ dedi. Pazartesi günü için zaten GATA’ya sevk de almıştık. Bu sevki ben de görmüştüm. Bu hukuksuzluk ortaya çıkmasaydı, benim kardeşim zaten Pazartesi günü GATA’da psikiyatriye gitmiş olacaktı.” diye konuştu.
Ahmet Tatar, Ali Tatar’ın intihar mektubu ile ilgili ise şu ifadelere yer verdi: “İntihar mektubu söz konusu. Eşine vermiş. Bir iki dakika içinde de bu müessif olay meydana geldi. Sonra bakarsın buna, diyerek vermiş. Ortalıkta büyük bir karmaşa olduğunda oralara düşmüş. Sonra ev kontrol edilirken mektup da bulunmuş ve askeri savcılık tarafından el konmuş. Avukat, sadece vasiyetini gördüğünü söyledi. ‘Vasiyeti, babasının yanına gömülmek.’ dedi. Mektup konusunda edindiğimiz içerik bu kadar.”
Tatar, kardeşinin cenaze törenine Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Uğur Yiğit’in katılması ile ilgili ise “Serbest bırakılıp tekrar tutuklanan ve böyle bir eylemde bulunan bir insana, o kurumun en yüksek makamında insanların neticede bir şekilde sahip çıkmaları, son görevlerini yerine getirmeleri çok doğal. Olması gereken ve insani bir davranış. Bunun tersi olsaydı, bunun soru olarak gelmesi gerekirdi.” dedi
24 Aralık 2009
Zaman