Adalet Adalet Adalet

Beş Yıl oldu.

Beş yıl önce, bize, koca deryanın kıyısında Kerbela’yı yaşattılar.

Yalnız bıraktılar.

Çaresiz bıraktılar.

Takatimiz tükendi. Sözümüz kar etmedi güzel dosta.

Tutamadık elini.

Kesemedik yolunu. Bir ışık olup, terk edip gitti bizi.

Hala kanaryan yüreğimizde yardır Ali. Ateşini korunu kül etmeden saklamaya çalışır dururuz.

İsyan ettiği, başkaldırdığı, zalimin adaletine direniriz.

Asla bırakmayacağız peşlerini. Elimiz yakalarında.

Yapışık ikizlerdi düne kadar. Bir hukuku silah eder, çekerdi tetiği, öbürü destekler, korur, örterdi suçların üstünü.

Beraber yürürlerdi bu yollarda.

Birinin gözü parada, pulda, malda, mülkteydi. İlle de “kupon arazi” diyordu.

Öbürü daha çok iktidar istiyordu. Devleti istiyordu. Her makamda bir müridi olsun istiyordu.

Her şey mubahtı bu yolda. Her suça bir kılıf bulmuşlardı.

Gün geldi paylaşamayınca sıyırdıkları postu, bir de taşıdıkları suç sandığı ağırlaşınca, girdiler birbirine.

Ortaya bırakıp suçları, kurtaramaya çalıştılar kendilerini.

“Biz değil”. Diyorlardı.” O”. “O yaptı”. Diyorlardı.

Onlar kavga ettikçe ortaya çıktı kumpaslar, sahtekarlıklar.

Ortaya çıktı hırsızlıklar yolsuzluklar.

Daha fazla içerde tutamadılar tutsakları. Bin bir acıya boğulmuş, esir edilmiş askerler, aydınlar, çıktılar dışarıya.

Ama ne Ali Tatar, ne Murat Özenalp, ne Kuddusi Okkır o günü göremedi.

Sarılıp hasret gideremediler sevdikleriyle.

Öpemediler mesela analarının elini.

Okşayamadılar kızlarının saçlarını.

Yarım kaldı hayatları.

Şimdi bu yarım kalmış, dalından kesilip alınmış hayatlar nasıl merhem bulacak.

Buna adaletten başka ilaç var mıdır?

Biz bilmiyoruz, hukuktan adaletten başka ilaç.

Bunun için arıyoruz hukuku adaleti.

Bunun için adalet herkese lazım diyoruz.

Ama biz biliyoruz ki, adalet kutsaldır. Kir kaldırmaz

Temizlik ister. Doğruluk ister. Samimiyet ister.

Adalet isteyenin, arkasında bıraktığı acılar, işkenceler, zulümler olmayacak.

Adalet isteyen, kimsenin hakkını yememiş olacak.

Hesabını vermiş, cezasını çekmiş, hukuk önünde aklanmış olacak.

Şimdilerde rol çalıp “Adalet Nöbetine” soyunanlar,

Helallik peşine düşenler,

Bakın geride bıraktığınız zulme.

Bakın geride bıraktığınız gözü yaşlı analara, yetimlere, eşlere.

Söyleyin, neyin hesabını verdiniz ki, helallik istiyorsunuz.

Hangi adil mahkemede hesap verdiniz ki, sizi affedelim.

Nerede ceza çektiniz de acılarımızı, şehitlerimizi unutmamızı bekliyorsunuz.

İnsan hayatı bu kadar ucuz mu sizin gözünüzde.

Sizden olmayanın, önünüzde duranın kanı helal mi size.

Yok. Yok bizce öyle değil. Bu ülke sizi ve yaptıklarınızı hak etmiyor.

Biz geriye değil, ileriye bakıyoruz.

Karanlığa değil, aydınlığa, diktatörlüğe değil, demokrasiye ve evrensel hukuka sahip çıkıyoruz. Vatanımıza sahip çıkıyoruz, Atatürk’e ve Cumhuriyete sahip çıkıyoruz.

Kanımıza kan, canımıza can, istemiyoruz. İntikam peşinde değiliz.

Ama biz adalet istiyoruz.

Bizim derdimize derman olacak hukuk, yaramıza merhem olacak adalettir.

Elde edinceye kadar ne Ali’nin isyan bayrağını bırakacağız elimizden,

Ne de çıkaracağız onu yüreğimizden.

19 Aralık 2014

Scroll to Top